31.10.2009
30.10.2009
Rock Band
Evet geçtiğimiz ay Kolpa grubunun yeni videosu Koşa Koşa'nın stylingi sebebiyle çevreyi aşındırmış ve ekip ile beraber sonunda ortaya bir şeyler çıkarmayı başarmıştım. Deniz Özgün & Begüm Yetiş yönetmenliğinde çeşitli kırsal alanlarda çekilen videoyu buradan seyredebiliriniz. Göreceğiniz üzere styling anlmında tabi bir çömez kimliğinde ilk defa da bir rock müzik videosu çekmenin heyecanı ve amatörlük ortaya karışık bir şeyler çıktı, yorum sizin. Çok acımasız olmayın. Ve yakında genişlemesi muhtemel mini minnacık online portfoliomun linkini de size vereyim.
27.10.2009
Deri ve Farklı Kullanım Alanları
Anonim yetenek avcıları Bananemag bir cevheri daha bizlerle paylaştı, çok teşekkürler. İsmi Nazlı Bozdağ, Gino Monti markası için tamamen deri parçalardan oluşmuş bir koleksiyon hazırlamış bu tasarımcı. Blog linki açılmadığı için kendisi hakkında pek bir şey bilmiyoruz ama gerçekten de oldukça uçlarda kesimler var, genel tasarım eğrisinin radikal uçlarına doğru hafifçe bir kayma var, takdir ediyoruz. Size de koleksiyonun geri kalanına banane üzerinden bakabilirsiniz. Özellikle derinin farklı kullanım alanlarına girdiği için kendisine tekrar teşekkür ediyoruz. Gino Monti markasını ise hiç bilmiyorum ama ne de olsa hepsi bir google uzakta değil mi?
Turuncu Porsche
Neden bilmiyorum ehliyetim de yok araba kullanmayı da hiç bilmem ama turuncu Porsche'ların yeri ben de ayrı. Belki de hayatımın belli evrelerinde çok alakasız yerlerde bu imajla karşılaştığım içindir. Darjeeling Limited filminde karşıma çıkması daha sonra bir çok imajda görüp mantıksız bir şekilde özdeşleştiğim bir obje kendisi. Ki turuncu da en sevmediğim renklerden biridir, ama Porsche ile bir araya gelince karşı konulmaz bir çekim oluyor bende. Ama sadece turuncu olursa ve söylememe gerek var mı bilmiyorum ama vintage olursa. Psikanalitik bir yaklaşımla bunlar sembolik olarak ne demek acaba? Freud okursam anlayacağım. Şimdilik sadece Get Carter filminin OST'sini dinleyerek biraz Michael Caine'cilik oynayabilirim.
Kategorizasyonsuz
Hayır hayır. DIY akımının suyunu fazla kaçırıp civata ve çivilerden kendimize takı yapmaya başlamadık. O kadar da delirmedik(ayrıca neden olmasın?) Onun yerine başkası bizim için yaptı. Mawi, sevgili medah-ı iftaharımız Mavi Jeans ile karıştırılmasın, kült bir İngiliz aksesuar markası kendileri. İlk iki resim 'Costume Luxe' koleksiyonundan; tamamen topacımsı yüzeyler, çarkın dişleri vs. hatta biraz da bana steampunk'ı çağrıştırırken, 'Heirloom', vintage parçalardan esinlenmiş, cameo ve kraliyet takılarına yanaşmış ama bunu yaparken kesinlikle orantısız bir yol izlemeyi seçmiş bir koleksiyon. Kısacası hiç bir sınıfa girmeyen, tanımlanamayan hatta tanımlamaya çalışılırken yazarı aptal hissettiren takılar bunlar. Yani yeterince iyi.
Foto: Dazed Digital
Absürtlüğün Sonu Yok
DDB Berlin'in elinden çıkma bu reklam kampanyası modayla hiç alakası olmasa da yine burada. Neden peki? Çünkü fashionboost'un en sevdiği kavramlardan biri olan "absürtlük" mevzu bahis. O zaman akan sular durar, hele içine Dali ve ya Magritte eklenmişse. Wolswagen Polo'nun neredeyse absürt denecek kadar az karbon tüketen yeni serisi için yapılan bu kampanyada; en ünlü absürd ressamların çizimlerinden ve bakış açılarından ilham alınmış. Tek bir mesaj(Absurdly Low Consumption) 3 farklı ressamın dilinden anlatılmış ( üçüncüsü de Bosch) ve gerçekten de etkili olmuş.
Foto:Fubiz
Foto:Fubiz
Dallas Mallas
Küllerinden Yeniden Doğmak
Değişen zamanlarla beraber birbiri ardına kapanan basılı medya organları yerini online yayınlara bırakıyor biliyorsunuz. Benim gibi nostaljik takılmak isteyenler ve printed material'ın gücüne güvenen kişiler ise hala boş zamanlarda farklı konseptlerde moda ve sanat dergilerini kafalarında tasarlamaya devam ediyorlar. Bu dergi erozyonuyla beraber bence zor zamanlar bizi daha yaratıcı olmaya zorluyor ve sonucunda moda/sanat ya da tasarım dergileri daha farklı formatlara bürünüyorlar. Örnek olarak geçtiğimiz gün Paris'teki Palais de Bourbon'da başkahramanımız Rick Owens'ın ev sahipliğinde düzenlenen gecede iki yeni yayın tanıtıldı. Biri Sang Bleu diğeri ise Some/Things.
Sang Bleu yani türkçe meali Mavi Kan soylulara verilen bir isimdi, şimdi ise tamamen dövme sanatı ve yeraltı kültürü üzerine bambaşka bir yayın olarak bize sunuluyor. Çok gizemli en az ismi kadar. Some/things ise senede 2 kez yayınlanacak bir platform; tasarım, sanatçılar, fotoğraflar sağlam hardcoverıyla da bir dergiden çok bir kitap gibi konumlanıyor. Bu yayınlar bize dergiden çok bir vizyon sunuyorlar. Artık yayılması gereken şey bu vizyon. Bu yayınlar yeni medya ile yeryüzünden silinmek üzere olan dergiciliğin yeni ve çok daha kavramsal yenilenmelerle daha da büyük bir şeyi bize sunmalarına imkan verdi. Teşekkürler küresel kriz ve hiç bitmeyecek olan değişim. Konuyla ilgili makale için
Sang Bleu yani türkçe meali Mavi Kan soylulara verilen bir isimdi, şimdi ise tamamen dövme sanatı ve yeraltı kültürü üzerine bambaşka bir yayın olarak bize sunuluyor. Çok gizemli en az ismi kadar. Some/things ise senede 2 kez yayınlanacak bir platform; tasarım, sanatçılar, fotoğraflar sağlam hardcoverıyla da bir dergiden çok bir kitap gibi konumlanıyor. Bu yayınlar bize dergiden çok bir vizyon sunuyorlar. Artık yayılması gereken şey bu vizyon. Bu yayınlar yeni medya ile yeryüzünden silinmek üzere olan dergiciliğin yeni ve çok daha kavramsal yenilenmelerle daha da büyük bir şeyi bize sunmalarına imkan verdi. Teşekkürler küresel kriz ve hiç bitmeyecek olan değişim. Konuyla ilgili makale için
Evil Prada
26.10.2009
Şehirlinin Giyim Kılavuzu
Hem kürk(sahte), hem deri(sahte), hem de leopar desenine ne dersiniz? Hepsi bir arada bir pimpe benzeyebilirsiniz de ya da aşağıdaki Soho yerlisi gibi görünebilirsiniz. Aşağıdaki gibi olma yolundayız ama biz değil mi? Bence muhteşem ve tam kararında olmuş bu outfit, yeteri kadar sade olarak da tanımlanabilir belki de. Bu görüntüyü çalmadan edemeyeceğim.ve bakalım ben nasıl uygulayacağım.
Foto:Refinery 29
Gri ve Kahve
25.10.2009
Trendler Gerçek Hayata Geçirebilir Mi?
Vivienne Westwood 1997 Öncesi
23.10.2009
Yataktan Yeni Çıkma, Milano
Daimi Çocuk
Posta kutuma düşen emaillerden birisi dikkatimi çeker ve vakit kaybetmeden buraya yazarım... İstanbul bazlı bir marka ama hiç daha önce duymamıştım hatta bir an bu dükkan New York'tan sanarak son anda İstanbul Pera District ibaresiyle şaşırarak yazımı değiştirdim. itiraf ediyorum. Yaşasın lokal markalar, size desteğimiz sonsuz. İşte Eternal Child! Dev grafikli iç ısıtan trikolar ve kısa farklı renklerde motorcu ceketleri, hem uçlarda ama bir o kadar da gamsız, bir nevi çocuk gibi. İstanbul'da Beymen'de kendilerine rastlayabilirsiniz.
22.10.2009
Gucci'nin Filmi Çekiliyor
Moda filmleri başlı başına bir sektör olma yolunda, özellikle Chanel bu trendden son dönem oldukça nemalandı. E peki Gucci boş durur mu? Yönetmen koltuğuna Ridley Scott'ı koyarak, başrole de Angelina Jolie ekleyerek hazırlıklarını tamamlamak üzereler. İtalyan geniş bir aile, cinayet, miras, aldatma, hırs yani aklınıza gelecek her türlü entrika, hem de moda dünyasının tam içinde, daha başka ne ister bu toplum? Detayları bekliyoruz, sadece belli olanlar ise burada.
Vahşetin Çağrısı
Evet bildiniz, vahşetin çağrısına hemen kulak verdim. Beni kolayca tavladılar. Zaten en sevdiğim markalardan biri olan Edun, bu kükreten ve inleten vahşi siyahi serisiyle gerçekten Christopher Kane'in sisteki goriller ve köpekbalıkları temasını yaratıcı bir şekilde yorumlamış ama sonuç güzel kesinlikle suçlamıyorum hatta destekliyorum. Özellikle Susie Bubble'ın giydiği zebralı versiyon üzerimde pek güzel duracak olabilir, kobralısı da ve aslan ve de kaplan ve tüm hayvanlar alemi.
Foto: Susie Bubble
Foto: Susie Bubble
Christophe Decarnin
Balmain'in kreatif direktörü ve Fransız olmasının yanısıra kendi stiline de hastayım, yürüyüşü ve havası bile çok farklı bu adamın. E zaten böyle bir beynin ürünü olan Balmain koleksiyonlarına bakınca ve son dönemde hat safhaya ulaşan Balmain Mania'yı düşününce ne demek istediğimizi hemen anlıyorsunuz.
Foto:Style.com
Foto:Style.com
Yorumlu 001
Neden bilmiyorum ama bana komik geldi, bir süre güldüm kabul etmem lazım. Kesinlikle deniz aslanlarının kurtulması konusunu canı gönülden desteklesem bir yandan bu görüntü ile dalga geçsem de gene bir awareness yarattım kendi çapımda neyse. Animal Collective ve hayvanlar alemi, grubun adından da anlaşılacağı gibi birbirleriyle ilintili, bu takdire şayan davranışlarını doğal olarak takdir ediyorum ama sizce de komik değil mi, t-shirtler yüz ifadeleri, kurbanlık koyun akımı vs. Bu konuda Hipster Runoff'a katılmadan edemeyeceğim. Sizi çok seviyorum ama ama...
21.10.2009
Tüketimin Son Çırpınışları
Skandal dergi W'nin Kasım sayısının teması sanat. Bunun sonucunda aykırı sanatçı Maurizio Cattelan, beklenildiği gibi yine ses getirici görüntüleri bize sunuyor. Hiper-realist bir mercek arkasında çılgınca büyüyen ve kendi kendini yok etmeye çalışan tüketim toplumu sarkastik bir anlatımla karşımızda. Materyalizm ve çaresizlik, panik gibi imgelemeleriyle çok farklı bir editorial olmuş. Hatta başrolde eski süpermodel Linda Evangelista'nın da olması bu editorialın herşeyin geçici olduğu mesajını güzel bir biçimde perçinlemiş.
Montunu Seç
Havalar soğudu, montlar, kabanlar çıksın meydana artık. Bu sezon mont olarak ne alacağınıza hala karar veremediyseniz bu seçenekler size yardımcı olabilir. Hepsi birbirinden güzel. Özellikle bu üstteki Wren kareli kısa mont pek vurucu. Sahte kürkler ful ya da kapşonda hemen kendine bir yer buluyor, trençkot da hep var zaten. Karar sizin.
Bu üçü de sırasıyla Urban Outfitters, APC ve Karen Walker...
Foto:Refinery 29
Foto:Refinery 29
Urban Outfitters Elbiseleri
Bu seçkiden en beğendiklerim üstte. Ah Urban Outfitters bir İstanbul'da açılsaydın da rahat etseydik. Ayrıca farkettim ki allı güllü desenler retailde baya yükselişte, bu deseni sevenler Topshop'taki güllü bol atletlere bir göz atsınlar derim, dün bizzat denedim ama gidip kendime halı desenlisinden aldım, onun da kafası ayrı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)